Ders 10: Egosantrik İrade Boyutu ve Deccalizm

Ders 10: Egosantrik İrade Boyutu ve Deccalizm

EGOSANTRİK İRADE BOYUTU: Egosantrik teşkilatlanmanın kibir, gurur, kendini üstün görme gibi çıkıntılı olguları tehlike sinyallerini çaldıran boyutlarda israrlı ve kalıcı olarak yaşanması halinde İnsan faktörünü kendi başına buyruk, sistem – nizam – düzen tanımadan hareket ettirebilen bir yaptırım gücü husule gelmektedir. Bu gücün muhtelif yaptırım güç mahiyetleriyle oluşturulan boyuta “EGOSANTRİK İRADE BOYUTU” denilmektedir.
EGOSANTRİK İRADE BOYUTU İNSAN FAKTÖRÜNÜ KENDİ EĞEMENLİĞİ ALTINDA TUTARKEN, İNSAN BEYNİNDEKİ DECCAL KODLARININ TAMAMINI AÇTIRMAK İÇİN YAPTIRIM GÜCÜNÜ BÜYÜK BİR USTALIKLA KULLANABİLMEKTEDİR. ZİRA ONA BU KONUDA GEREKEN HER TÜRLÜ DESTEK LÜSİFERYAN GÜÇLERDEN GELMEKTEDİR.

İNSAN FAKTÖRÜNÜN BİYOLOJİK BEYNİNDEKİ MESİH VE DECCAL KODLARININ AÇILMASI, YİNE BU BEYİNDE BULUNAN MESİH VE DECCAL GENLERİNİN İHTİVA ETTİKLERİ ŞİFRETİK PROGRAM ÜNİTELERİNİN BİLİNÇ GENLERİNE AİT OLAN ENERJİYİ KULLANARAK DEŞİFRELENİP AÇILMASINA DAYANMAKTADIR. ANCAK BU ESNADA BİLİNÇ GENLERİNİN KİFAYETSİZ KALDIĞI DURUMLARDA MESİH KODLARININ AÇILIMI İÇİN İNSAN FAKTÖRÜNDEKİ ÖZ İRADE BOYUTUNA SİRUZYEN GÜÇLER, EGOSANTRİK İRADE BOYUTUNA DA LÜSİFERYAN GÜÇLER GEREKEN DESTEĞİ VEREBİLMEKTEDİRLER.

İnsan faktörünü melekleştirerek melekten daha üst yüceliklere ulaştırabilen Siruzyen güçler, deneyim uydu potansiyellerine iç darbeleyici aktif sistemle ulaştırılan irade hasletini kullanarak kullandığı biyolojik beyinde bulunan Mesih kodlarını açmak için efor gösterirken gereken her türlü desteği vermektedirler.

İnsan faktörünü şeytanlaştırarak şeytandan daha şeytan kılabilen Lüsiferyan güçler, deneyim uydu potansiyellerinde hatalı fonksiyonlarla husule gelen egosantrik teşkilatlanmaya ait kibir, gurur, kendini üstün görme olgularına dayalı olarak oluşan “Egosantrik irade boyutu” na devrede tutulan biyolojik beyindeki deccal kodlarının açılması için gereken her türlü desteği vermektedir.

İNSAN FAKTÖRÜNÜ VEZİR EDEN SİRUZYEN GÜÇLER, İNSAN FAKTÖRÜNÜ REZİL EDEN LÜSİFERYAN GÜÇLERİ MÜTEMADİYEN KARANTİLAYICI AKTİFLİK PLANINDA TUTARAK, ONLARIN İLAHİ YASALARIN ÖNGÖRDÜĞÜ PRENSİPLER DIŞINDA İNSAN FAKTÖRÜNE İLİŞMEMESİNİ SAĞLAMAKTADIRLAR.

İnsan faktörü, kendi özgür iradesini Çekirdek Dünya ortamında istediği gibi devreye sokabilmektedir. Ancak bunun neticesine de İlahi Yasaların ön gördüğü prensipler doğrultusunda İlahi Hiyerarşi tarafından verilen kararların neticesine de yine kendisi katlanmaktadır.

İlahi Hiyerarşi, Mesihizmin karşıtı olan Deccalizmin doğuşunu esefle karşılamakta ve kendi tasarruf planlarından devreye soktuğu görev – icraat ünitelerinin çürük olma frekansıyla Orion koordinatlarına bağlanışını görerek üzüntü duymaktadır. Ne var ki, İlahi Yasalara göre akit veren görev-icraat üniteleri Çekirdek Dünya ortamında kendi özgür iradesiyle hareket etmekte ve kullandıkları biyolojik beyindeki her mahiyetteki kodlarını ister negatif ister pozitif kutbiyetlerde açabilmektedirler.

Deneyim – Görev – Evrim ortamı olan Çekirdek Dünya ortamında hareket eden görev-icraat üniteleri, muhtelif mahiyetlerdeki karmik yaşam planlarına ait olan karmik çıkıntıları yüzyıllardır Ana Hasat Dönemine kadar taşımışlar ve bu çıkıntılara dayalı olan EGOSANTRİK İRADE BOYUTLARINI oluşturmuşlardır. Halbuki Göksel İrşad bu çıkıntıların giderilmesi için her dönemde devrede tutulmuştur. Ancak ne yazık ki birçok ünite Göksel İrşadla alakalım olan tedrisatn platformlarına kendi varlıklarını dahil etmeden kaçınmış ve oluşturduğu Egosantrik İrade Boyutunun emrinde olan mentalitesiyle hareket etmiştir.

DENEYİMCİ ÖZLER KENDİLERİNE BAĞLI OLAN HER DENEYİM UYDU POTANSİYELİ ÜZERİNDEN KENDİ VARLIKLARINI SELİM AKTİF YAŞAM OLGULARINI YAŞAYARAK SELİM MAHİYETTE YARATMAK İSTEMEKTEDİRLER. İLAHİ YASALAR DENEYİMCİ ÖZLERE KENDİ İMKANLARINI KULLANMALARI İÇİN İÇ DARBELEYİCİ AKTİF SİSTEMLERİ TESİS ETMELERİNİ VE BU SİSTEMLERİ KULLANARAK KENDİLERİNE BAĞLI OLAN DENEYİM UYDU POTANSİYELLERİNDE OLUŞAN EGOSANTRİK İRADE BOYUTLARINI NAZARI İTİBARE ALDIKTAN SONRA İMKANLARINI GEREĞİ GİBİ TEVZİ ETMELERİNİ ÖNGÖRMEKTEDİR.

CENAP BAŞMAN